İslam’ın (tevhid-ibadet) ilmi çalışmaya (ve sınavlara da) faydasına yönelik ilmi bir deney var mı? sorusuna cevap…

Sevgili Süleyman Kayacı Beyefendi,

bu yazının mihengi sizin de anladığınız gibi Önce Çalışma sonra Tevekkül etme, bunu yaparken sağlam bir ALLAHA iman ile birlikte yaşama, rızkın ve nasib’in ALLAH’tan verileceğine olan bilinçli bir iman ile mücehhez olmayı gerektirir.

böyle düşünmek sınav psikolojisi üzerinde kişiyi rahatlatıcı en önemli unsurdur.
öğrenciye sakin ol demekle öğrenci sakin olmaz. malzeme insansa onun özelliğine göre hareket etmek gerekir. insanı ALLAH yarattığına göre ona inanmak da insanı rahatlatır şüphesiz. ruhu madde tatmin etmez ALLAHI hatırlamak tatmin eder.
belirsizlik insanı tedirgin eder. öğrenci belirsizlikten dolayı heyecenlanır. halbuki NASİB’E, RIZKA; TEVEKKÜLE KAZA’YA İMAN İLE SONUCU ALLAH’IN VERECEĞİNİ VE BUNU HALİHAZIRDA YAZDIĞINI BİLMEK insanı engin bir sukünet ve tevazu ile çalışmaya ve itimada getirir. bu insanın kendi kendine vucüdünün doğal iletişimidir.
buna ilave olarak Cenabı ALLAH da kulunun kendisini hatırlamasından hoşnut olur ve sınavda dimağını açar, anlaması kolaylaşır ve çözüm yolları bir bir önüne serilir. böylelikle diğer ortama göre 5 veya on soru daha fazla yapar ki bunun adı ilahi ikramdır.
imam hatiplerin diğer okullara göre başarılı olmalarını nasıl açıklayacaksınız?

Amerikada bir okulda sabahleyin okula gelen öğrencilere birer lokum verirler. sonra derler ki, eğer 15 dakika daha sabredip beklersen 3 lokum daha vereceğiz derler. bazı çocuklar beklemez bazıları ise 3 lokum daha almak için beklerler. bu çocukları ayrı ayrı 20 yıl boyunca takip ettiklerinde görülür ki, sabredip tahammül gösterenler, sabretmeyenlere göre % 20 daha zeki olmuşlardır.

teekkül,küfür,sünnetullah,kibir,

İSLAM sabrı ve suküneti durduk yere değil, ALLAHIN KADERİNE güvendirerek sağlar. yani bir mekanizma var.. sabırlı ol, sakin ol demekle insan sakin olmaz..

Yalnız bütün bu anlatılanların sıkı demeyim ama “yeterli” bir gayret ve çabanın üstüne olduğunu unutmayınız. En önemli emir ÇALIŞMADIR. TEVEKKÜL ONUN ÜSTÜNDEKİ KAYMAĞIDIR: Çalışma olmazsa tevekkül teekküle (Ekmek yiyiciliğine )döner..

İSLAMDA ALLAHA iman demek onun kudretini de kabul etmek demektir. kişi eğer “ben yalnız başıma çalışır sınavı kazanırım, sonucu alırım, param var binayı dikerim, v.s derse bu KÜFÜRDÜR. ALLAHI UNUTMAKTIR.

fakat allah böyleyken de affeder ve kişiye istediğini (Çalışmasının karşılığını, apartmanı dikmesini v.s. verir.

koyduğu kanunun adı SÜNNETULLAH’dır. Fiziki kanunlar buna göre çalışır.

Çalışmaya güvenmek küfür ve kibri artırır. başarınca “ben kazandım” der fiatım da şudur der ve her gelen hastadan 300 kağıt alır sonra 15 gün sonra gel der bir 300 kağıt daha.. işte sonuç zulme gider..

halbuki çalıştım ama ALLAH kazandırıp NASİP etti elhamdülillah dese, o ilmi “allahtan verilmiştir” diye bilecek ona teşekkür edecek sonra dönecek halka o bilgiyi paylaşacak dağıtacak ve insanlara merhamet etmeye başlayacak. her şeyi para olarak görmediği için parası olmayanın ücretini almayacağı gibi üzerine otel parası ve yiyecek parasıda verir artık..

işte kendini aşma budur ve bu imanın hayatın her anına nüfuz etmesiyle sağlanır..

Amerikadaki hürriyet heykelini I. abdülmecit yaptırmıştır önce İskanderuna konulmak üzerte fakat ömrü yetmez heykel yarım kalır, yönünü sırtı doğuya önünü batıya tasarlamıştı. ölünce heykeltraş onu tamamlayıp amerikalılara sattı. onlar da newyorka yönü doguya sırtı batıya olarak diktiler. tersine yani. anlamışsınızdır.

medeniyetler daima yer değiştirir. allah bununla insanları dener (KURAN AYETİ) bu yüzden müslümanlık toplumları geri bırakmaz. kuran rehberdir. toplumlar önce kuranı bırakır, sonra ahlaken çöker sonra da yıkılırlar.

kuran da her millete bir ömür biçildiği belirtilir. yani yıkılma ve geri kalmada ilahi ve sosyolojik etkenler var. insanlar bunu anlamıyor sonra dine saldırıyor. halbuki kendine kabahat bulması gerekir.

ALLAHSIZ İLİM KÜFRE GİDER: İLİM ALLAHI İŞARET ETMELİDİR: MÜSLÜMAN BİR ÖĞRENCİ DE ALLAH İLA BERABER SINAVA GİRMELİDİR: VESSELAM. SELAMÜN ALEYKÜM. sevgilerimle…

*
ahi kul ahmed
*
Süleyman Kayacı: ben bilimsel bir deney var mı demiştim?

*
CEVAP II – (ahi kul ahmedin yeni cevabı)

Sevgili Süleyman Kayacı Beyefendi,

imam hatipler diğer okullara göre başarılıdırlar. Danıştayın ve eski YÖK’ün katsayı getirmesinin nedeni budur. Bir ara siyasalın %39 unun işgal etmişlerdi.

Amerikada bir okulda sabahleyin okula gelen öğrencilere birer lokum verirler. sonra derler ki, eğer 15 dakika daha sabredip beklersen 3 lokum daha vereceğiz derler. bazı çocuklar beklemez bazıları ise 3 lokum daha almak için beklerler. bu çocukları ayrı ayrı 20 yıl boyunca takip ettiklerinde görülür ki, sabredip tahammül gösterenler, sabretmeyenlere göre % 20 daha zeki olmuşlardır.

Filistinde son yıllarda lise bitirme sınavlarında öne çıkan ilk on kişi bir yılda puan eşitliğinden 28 kişinin hepsi hafız. (Filistinli yeni misafirimiz “ahmet kardeş” söyledi)

Biz imam hatipin ilk üç yılını okuyup 4. yılını okumadan gittik Cacabey ortaokulunu sadece eylül sınavlarına girerek birinci olduk. O tarihde de namaz kılıyorduk.

İSLAM sabrı ve suküneti durduk yere değil, ALLAHIN KADERİNE güvendirerek sağlar. yani bir mekanizma var.. sabırlı ol, sakin ol demekle insan sakin olmaz..

her şeye gücü yeten bir yaratıcının varlığına inanmak beyindeki mutlulukla ilgili alanı aktif hale getirir ve serotonin ve endorfin gibi mutlulukla ilgili kimyasallar salgılanırken stres hormonu salgısı azalır. Bu faaliyet inanç konusunda beyinde genetik bir tanımlama olup protein ürettiğini yani duygunun biyolojik temeli olduğunu gösterir.

Einstain rol model olarak Allah’ı seçmiş “Eğer ben Allah’ın yerinde olsaydım bu evreni nasıl yaratırdım” diye sorarak izafiyet teorisini bulmuştur.

İlkel beyin gördüğü ile hareket eder. Daha gelişmişi taklit eder. En gelişmişi görülmeyeni görür. Yani tanrıyı bulur. Gaybi iman budur. Varsayıma dayalı öğrenme sedece insanda vardır ve genetikdir. Biyolojiye göre gaybi iman en gelişmiş beyni ifade eder.

Duygusdal zeka çalışmalarının temelinde dinin emrettiği başkasını düşünebilme, duygulu olabilme, empati, organize olabilme, sezgiyi de katma, gibi değerler var. Bunu yapan kararlı, sebatlı, niyetli kendini aşan bir mümin sayılıyor. Bunu uzun vadeli düşünmek kısa vadeden kaçınmak gerekiyor. Böylece sezgileri gelişiyor. Bu ilham işte.

Bir yerde (koridorda yürürken) “sessiz yürüyün” diye duvarda yazıyorken adam inadına bağırıyormuş… biraz ilerde “Ayağınızdan ses çıkarmayın” diye yazıyormuş, fakat adam yine ayağını sürterek ses çıkarıyormuş… Fakat öyle bir yere gelmiş ki “geçerken kafanızı eğin “diye yazıyormuş bu kez… ve adam başını eğmiş.. eğmiş..eğiyor… Yani karşı çıkmanın bir faydasının olmadığı yere geldiğini anlıyor bu kez..(Yani imamın kayığı-Tabut)…. Eğer bir gün çok çalıştığın halde beceremezsen benim ne dediğimi anlarsın.

Her çalışanın başarılı olacağı şarta bağlı bir DETERMİNİZMDİR. Buna daha çalışmadan kesin başarılı olursun demek de fatalizm dir. Bunların hepsi ŞİRKTİR.

EDEP şu işi yapacağım demez. İNŞALLAH der. Heyırlıysa der. Sebeplere sarılmıştır ancak allah dilerse, fırsat verirse. Her zengin mutlaka çalışmıştır. Ama her zengin zengin olamamıştır.

Tabipler odası din- ilim ilişkisine ilişkin açıklamalara dava açarak laik bir mücadele sürdürüyor. Bu yüzden insan fıtratı ve doğası üzerinde bazı şeyler söyleyebiliyoruz.

Üniversite sınavında dua ve Kuran okuduk. Üç soru oğluma verildi. İnanmak serbest..

Uzun lafın kısası sana ne kadar da delil getirsek sen inanmazsın. İslamda gaybe iman olduğu için bilimsel deney islamın öngördüğü bir şey değildir. Sen korkarım Allah’ı da bilimsel deneyle ispat et diyeceksin. Bir önceki “ilim aşka düştü” yazımızı bir oku. Önce Allah sana iman nasip etsin değerli kardeşim.

İSLAMDA “ben yalnız başıma çalışır sınavı kazanırım, sonucu alırım, param var binayı dikerim, v.s” derse bu KÜFÜRDÜR. ALLAHI UNUTMAKTIR.

ALLAHSIZ İLİM KÜFRE GİDER.

*
ahi kul ahmed

12 Kasım 2011
Okunma
bosluk

Notice: Undefined variable: pagingMiddleString in /home/ahisicom/domains/ahikirsehir.com/public_html/wp-content/plugins/wp-page-numbers/wp-page-numbers.php on line 212

Notice: Undefined variable: pagingString in /home/ahisicom/domains/ahikirsehir.com/public_html/wp-content/plugins/wp-page-numbers/wp-page-numbers.php on line 77

Notice: Undefined variable: pagingString in /home/ahisicom/domains/ahikirsehir.com/public_html/wp-content/plugins/wp-page-numbers/wp-page-numbers.php on line 156
kırşehir Son Yazılar FriendFeed

Son Yorumlar


Notice: Undefined variable: pre_HTML in /home/ahisicom/domains/ahikirsehir.com/public_html/wp-content/themes/seohocasiv2/sidebar.php on line 20

Notice: Undefined variable: post_HTML in /home/ahisicom/domains/ahikirsehir.com/public_html/wp-content/themes/seohocasiv2/sidebar.php on line 26
cami alttan ısıtma
halı altı ısıtma
cami ısıtma
cami ısıtma