Geliyor karşıdan gülüm
Kara düşmüş benli dalım
Tel tel olmuş zülfün telin
Saçak düşmüş memeleri
Sen varken dünya nicedir
Sen gülken huri cefadır
Sen güzel eller kazadır
Top top olmuş memeleri
Kırşehir’in almaları
Karabacak balcıları
Bahar demiş sunaları
Sıka durmuş memeleri
Yeşile de al incinir
Sarıya kulun dökülür
İnce belden kol bilinir
Sara durmuş memeleri
Cemalin benzermiş aya
Giydiğim delinmiş saya
Haçça ile güllü “bela”
Ne hoş imiş memeleri
Aşık ahmed böyle dedi
Güzel için ağu yedi
Koyun girip gönül yudu
Eme durmuş memeleri
Yaban iller zorda gönül
Gel gidelim dosta gönül
Men sevmişem yahşi gönül
Zem zem olmuş memeleri
Yar koynunda civan olsam
Akıp akıp divan dursam
Sırra erip revan olsam
Ballar sürmüş memeleri
Canı cana verdim bilmez
Açtı göğsün derdi olmaz
Cümle alem sorgu etmez
Allı güllü memeleri
Terek suyu zorlu akar
Tiflis canı ondan bular
Yahşi güzel ıslak giyer
Başlanırmış memeleri
Terekeme güle derler
Ele gelmez suya söyler
Kimler içmiş aşkı beyler
Meyle içmiş memeleri
Kars’ın kargısı kararmış
Ota çöpe kim bakarmış
Bir güzele ahmed yanmış
Eme durmuş memeleri
Men seni sevirem gönül
Meni sevmesen de gönül
Hemi öldürsen de gönül
Şu göğermiş memeleri
Dara düştüm yar neylesin
Candan geçtim kul eylesin
Yari öpsem gel eylesin
Çöze dursun memeleri
Ahmed neylersin güzelim
Güle bülbül şu gazelim
Söyledikçe gül pazarım
Ölçe dursun memeleri
Ahi ahmed gül eylesin
Ötelerde hu söylesin
Muhammed’e yar olasın
Sağlık olsun hadisleri
NOT: burada yazılan bazı uç yazılar müstehcen düşünülebilir. biz ise bunu nasibe yormadık ve Hakk’ın adını anmadık. peygamber efendimizin adının geçtiği yerde ise hem müstehcenliğe yer vermedik ve yazılanların şifaya dönmesi için hem adını hem de hadis kelimesini andık. zira dini konularda müstehcenlik olsaydı ümmetin cinsel sorunları çözülemezdi. bir amacımızda konuşulamayan bazı şeyleri konuşulabilir hale getirip tabuları yıkmaktır. bir doktora nasıl ki müstehcenlik olmazsa aşığa da müstehcenlik olmaz. bu nedenle müstehcenliğe bile bile sağlık için yer verdik. bu şiirimizin kalbi iyi olan müslümanlarda sağlık ve şifa olacağinı umut ve dua ediyoruz. eli uçkurunda olup kalbi sıkıntılı kimseler ise gıybet edebilirler ve hem de bunu doğruluk ve edep adına yapabilirler. bizim edebimize halel gelmez böyle yazdık diye. eyvallah..
aşık ahi kul ahmed yazdı bu yazıyı (Müstehcenli diye nasibe yormadık)
Şeftali pazarı kurarmış gülüm
Leblerini fakirden mahrum etme
Öpmektir muradım uzanmış gülüm
Dudağını fakirden mahrum etme
Çaldığım Hakk sazıdır kenarından
Bilirler şerli sözü biatından
Öperler dar giyeni memesinden
Yanağını fakirden mahrum etme
Ararım sen gibi bulamam elde
Altunu asbapu düzerim hem de
Yedidir baharı sayarım gülde
Kararını fakirden mahrum etme
Güzeller kıymatın aşıklar bilir
Kıza dula bakmaz yastıkta ölür
Güzele çekilmiş sürmeler kalır
Duaları fakirden mahrum etme
Altunu akçeyi sarraflar ölçer
Kumaşın haresin bezirgan ölçer
Güzelim gökçedir yareler eyler
Dermanını fakirden mahrum etme
Algın algın süzme yarem derindir
Canım sundum yetmez dedi canındır
Soyha dünya çeker gönül varımdır
Gönüldeki fakirden mahrum etme
Deli gönül dolanırmış yazıda
Deva bulmaz derde uğrar yaylada
Güle dedim bülbül olsam dalında
Sevabını fakirden mahrum etme
Yanarım yanarım da yar yanarım
Yar uğruna onbeş şaki vurarım
Kul olmağa bir cariye isterim
Hizmetini fakirden mahrum etme
Kara kaşlara sürmedir çekilir
Yüce dağlara muradım yazılır
Güzel olmağa kudretten okunur
Kitabını fakirden mahrum etme
Kahve derler de ölçeği yemenden
Dibeği döverler ellen demirlen
Sana tutulmuşum elin gülünden
Güllerini fakirden mahrum etme
Hörü müsün sevdiğim çemenlerde
Arzumanım kaldı şu gelinlerde
Böyle güzel seçilir düğünlerde
Seçtiğini fakirden mahrum etme
Göremediydim seni dün de bugün de
Göğnümdedir aşkın dünü günümde
Neylesem de bilmez hüsnü şerhimde
Yazgısını fakirden mahrum etme
Ahi ahmed düşer kadı şerhinden
Beratı yardendir gönül hoşundan
Niyazı Hakk’tandır ölmek kastından
Dostlarını fakirden mahrum etme
aşık ahi kul ahmede bu yazıları yazmak nasib olmuştur.
Bir yar sevdim er baharda boylanır
Sevsem incinir sevmesem incinir
İnce bellerini kuşaktan sarar
Sarsam incinir sarmasam incinir
Bu güzele mecnun olsam yerinir
Hasretinden zelil olsam gezinir
Ne diye de candan ala övünür
Övsem incinir övmesem incinir
Hüccetim kadıdan beratım senden
Solar mı hiç gülüm dediği sözden
Silinmez yazının şahidi Hakk’ta
Silsem incinir silmesem incinir
Gövel ördek gibi suya sa’lırsın
Çırpınıp dalınla boydan da’lırsın
Ben bir avcı olsam çifte hatırsın
Salsam incinir salmasam incinir
İster isem güzel seni ağandan
Altun akçe sarım da kesemden
Beş bin kayme az gelir de boyundan
Ölçsem incinir ölçmesem incinir
Güzel sevmek şifadır şu alemde
Cahille ahmak olmak mı deryada
Kaçtır sevdiğim can cana kattım da
Ölsem incinir ölmesem incinir
Güzelim güzelim algın güzelim
Uğruna da kırk avradı boşarım
Ağşamdan sabaha yoktur kararın
Yatsam incinir yatmasam incinir
Güzel sensiz olmaz dünya nazenin
Ele düşsem baha kılar can tenin
Bir varmış bir yokmuş şöyle halvetin
Girsem incinir girmesem incinir
Türkü yaylaklasam şirin boyuna
Kına yaksam zülüflerin aşkına
Derviş olsam peşi sıra varmaya
Varsam incinir varmasam incinir
Çirkini ömre cefa say gazeldir
Güzel ile sohbet etmek güzeldir
Tatlı dille güler yüze nazardır
Baksam incinir bakmasam incinir
Güzel menendin yoktur şu alemde
Yenem derim de yenemem göğnümde
Varımı yoğ eylesem senin yolunda
Koysam incinir koymasam incinir
Güzeller kokar imiş gülden âri
Dalına varır imiş beyden âri
Nazında aşık dürür ondan âri
Onsam incinir onmasam incinir
Güzelsiz ömür olmaz ömür olmaz
Güzele baha gökçedir pul olmaz
Kaç güzeli sardı isem yar olmaz
Sarsam incinir sarmasam incinir
Güzel sana yandım yakıldım
Bahçalarda güller ile okundum
Seni almaz isem Hakk’a darıldım
Alsam incinir almasam incinir
Didem yaşı akar oldu divane
Bir ataş düştü aşıktan cihane
Bir selam salsam gülşenle güzele
Salsam incinir salmasam incinir
Yaylanın gülü dağların karı var
Bir güzel gördüm çadırda nazı var
Türkü dizdim anda söyler sazı var
Dizsem incinir dizmesem incinir
Pazar kılsam güzel ile güzelce
Üste ister altun akçe kolunca
Sala eyler ömür sazı yetince
Yetsem incinir yetmesem incinir
Bir güzel sevsem de gerdanlı benli
Yağız atla kaçırsam allı güllü
Kopsa gardaşları mavzerli beyli
Çöğsem incinir çöğmesem incinir
Köz köz olmuş sinemdeki yareler
Aşık saymaz candan ari nazeder
Cana sayar bir şeftali yadeder
Saysam incinir saymasam incinir
Güzelsiz gün doğmaz hem batmaz imiş
Yar elinden ağu içen ölmezmiş
Güzele köle olsam varmazmış
Olsam incinir olmasam incinir
Kadrimi bilmeyen güzel olur mu
Muhanet eyleyen sırra erer mi
Yolsuzla arsıza güzel varır mı
Desem incinir demesem incinir
Söylerim sözüm kar etmez güzele
Türküler yaksam sazımla efkara
Gönüller söylermiş seni cihana
Desem incinir demesem incinir
Çotarım güzelleri çotak çotak
Bağlarım gönülden anası uzak
Beli ince dalı sallı bir kavak
Çıksam incinir çıkmasam incinir
Kerem et güzelim bağlarım katlı
Selam da söyledim yolladım atlı
Kimseler bilmesin kulluğum şartlı
Yansam incinir yanmasam incinir
Bağlar başı dağlar kaşı yolunan
Sala verir gurbet kuşu elinen
Ölen bilir güzel hali nurunan
Ölsem incinir ölmesem incinir
Kara kaş altında gözler sürmeli
Güzel seni kaçırsam da nameli
Canı cana katsam da gel öleli
Ölsem incinir ölmesem incinir
Gel hele şöyle bir sevip sarılak
Bir hasırla iki direk yetirek
Sen onbeşinde ben vurgun yektirek
Öpsem incinir öpmesem incinir
Darılmayın bana ağalar beyler
Güzel sevdim diye yolumdan eyler
Beni benden alan canımdan söyler
Candan incinir canandan incinir
Ahi kul ahmed güzel sever güzel
Güzelsiz ömürler bağlarda gazel
Sırrımı açmadım boynumdur helal
Açsam incinir açmasam incinir
yazmak, ahi kul ahmede nasib olmuştur…
Ey gelin yanıp yakılıram, bana aymaz dedi
Gül lebin aldır yanarak, bana doymaz dedi
*
Ey gelin zülfün dağıtan nedir, poyraz dedi
Gül lebin baldır öpürem, seni kanmaz dedi
*
Ey gelin kaşın kemandır, sana çalmaz dedi
Gül lebin haldir çaresiz, sana gülmez dedi
*
Ey gelin gelin görmüşem, seni görmez beni
Gül lebin aldır yanmışam seni bilmez beni
*
Ey gelin zülfün dağılır yüzün görmez beni
Gül lebin baldır tadılır yüzün vermez gülü
*
Ey gelin allar giyersin tenin görmez eli
Gül lebin çıkar sıkarsın göğsün bilmez kimi
*
Ey gelin şalvar çekersin, baldır açmaz hemi
Gül lebin salıver nidersin baçtır açmaz demi
*
Ey gelin sarı yazmanın çevri açmaz hele
Gül lebin yakar gözlerim dalar kanmaz sene
*
Ey gelin sular senindir pınar dolmaz kaba
Gül lebin pınar suların bendi dolmaz derya
*
Ey gelin kaçtır gardaşın seni salmaz ele
Gül lebin nazar bağların seni komaz ele
*
Ey gelin bağı bağbanın seni saymaz güle
Gül lebin bilmez aşığın seni komaz ele
*
Ey gelin sana yanmışam, beri gelmez beri
Gül lebin açmaz aşığım beni saymaz kulu
*
Ey gelin seni sevmişem güle komaz, güle
Gül lebin nedir demişem bala kiraz diye
*
Ey gelin adım ahmeddir sana niyaz ede
Gül lebin kılar adettir adım, hem naz ede
*
Ey gelin cevr-u cefanı çektim bin naz içre
Gül lebin yazar aşkını hali ibraz ile
*
Ey gelin seyru sulüküm sana, biraz dinle
Gül lebin kıra, maksadın neyin var yaz hele
*
Ey gelin derdim busedir sana ibraz ede
Gül lebin sınar kuvvetim buse olmaz gene
*
Ey gelin niçin olmazmış buse bir kez hele
Gül lebin için iftira duyan bağnaz ise
*
Ey gelin kıldım busene özüm bin kez feda
Gül lebin bekler sırrımı közüm pek az feta
*
Ey gelin sabr-ı takatim canda kalmaz ise
Gül lebin söyler derdini mezarın kaz diye
*
Ey gelin sırrı açaram öyle olmaz diye
Gül lebin söyle edepsiz seni gammaz diye
*
Ey gelin malım fedadır sana, saçmaz ele
Gül lebin eyler bahadır kaça cambaz diye
*
Ey gelin buse yamandır gene olmaz gene
Gül lebin söyler zamanı gele biraz gele
*
Ey gelin buse zamanı geldi bu yaz diye
Gül lebin gözler zamanı kışa çalmaz diye
*
Ey gelin kışı salmışım sana bu yaz diyem
Gül lebin hoştur gelirem sana niyaz diyem
*
Ey gelin şimdi buselik bana hazır diyem
Gül lebin sorar mecliste çeng-u saz istiyem
*
Ey gelin elbet lazımdır bir hoş avaz derem
Gül lebin çalar sefadır bir hoş niyaz derem
*
Ey gelin olsun hüseyni faslı avaz çalam
Gül lebin söyler uşşaktır sonra şehnaz girem
*
Ey gelin buse sözündür sakın olmaz deme
Gül lebin eyler nazındır sakın vermez deme
*
Ey gelin hem gül yanaktan, dudak bilmez deme
Gül lebin çeker ahmed vay seni kurnaz deme
*
ahi kul ahmed