Gam çekme gam çekme gönül halına
Sana da bulunur nice güzel var
Bağ bahçe gül olmuş gönül mahına
Sana da bulunur nice güzel var
Sakının dağlar, var yollarım bağlar
Üç güzel bir olmuş hasretlik söyler
Men düşem yarime boyların uzar
Suna da bulunur ilde neler var
Ey ağalar söylen beyler nideyim
Bir güzele altun asbap döşeyim
Yetmez diye üste canım sunayım
Vera da bulunur kolda neler var
Yiğit olan yiğit edep düşürür
El ikin derse o birin söyleşir
Muhanete makam ermez didişir
Gülde de bulunur dalda neler var
Yol bilmem yolak bilmem gel hele gel
Bir naza helak oldum şu döşe gel
Bu aşkı çeker sinem gel güle gel
Sare de bulunur canda neler var
Gül derledim ele dikenler nesi
Diken kıymet buldu gönüller asi
Bunu ben demedim aşıklar kaşı
Deva da bulunur handa neler var
Gül yüzlü haççam ellerde gezermiş
Gah cennet ister gah koynum dilermiş
Bu yare gönlüme hançer bilermiş
Bela da bulunur kulda neler var
Yar gelesi cilve ile naz ile
Vur hançeri sinem üzre saz ile
Yok devası ilaç ile naz ile
Safa de bulunur sende neler var
Yar yanağı gamzeli çifte balaktan
Her meramı maralı düşer budaktan
Er çemende ağlar sıra dölekten
Kaza da bulunur sazda neler var
Ayva turuınç nar istiye civanım
Nazlı dertli yar söyleye meramım
Sen şöyle bir uzan hele cerenim
Mera da bulunur dağda neler var
Bülbülün figanı gonca güledir
Çirkinin niyazı Hakk’a nidadır
Bir güzel çirkinde zulme riyadır
Baha bulunur yarde neler var
Karlı dağlar sende ahdim varimiş
Çevren sarar irayhanlı bağimiş
Eyi günde ahbap çavuş çoğimiş
Darda da bulunur dostta neler var
Yari saldım çemenlere bağlara
Ey’lik etsem fırlanırmış yollara
Bir gün olsun koynum girmez yanmağa
Canda da bulunur gözde neler var
Ahi kul ahmedim ölmek kârımdır
Ölmek ne Muhammed sevmek zarımdır
Hakk nasib etse de görmek canımdır
Mahmut da bulunur Hakk’da neler var
aşık ahi kul ahmed nasibidir
Bir yar sevdim er baharda boylanır
Sevsem incinir sevmesem incinir
İnce bellerini kuşaktan sarar
Sarsam incinir sarmasam incinir
Bu güzele mecnun olsam yerinir
Hasretinden zelil olsam gezinir
Ne diye de candan ala övünür
Övsem incinir övmesem incinir
Hüccetim kadıdan beratım senden
Solar mı hiç gülüm dediği sözden
Silinmez yazının şahidi Hakk’ta
Silsem incinir silmesem incinir
Gövel ördek gibi suya sa’lırsın
Çırpınıp dalınla boydan da’lırsın
Ben bir avcı olsam çifte hatırsın
Salsam incinir salmasam incinir
İster isem güzel seni ağandan
Altun akçe sarım da kesemden
Beş bin kayme az gelir de boyundan
Ölçsem incinir ölçmesem incinir
Güzel sevmek şifadır şu alemde
Cahille ahmak olmak mı deryada
Kaçtır sevdiğim can cana kattım da
Ölsem incinir ölmesem incinir
Güzelim güzelim algın güzelim
Uğruna da kırk avradı boşarım
Ağşamdan sabaha yoktur kararın
Yatsam incinir yatmasam incinir
Güzel sensiz olmaz dünya nazenin
Ele düşsem baha kılar can tenin
Bir varmış bir yokmuş şöyle halvetin
Girsem incinir girmesem incinir
Türkü yaylaklasam şirin boyuna
Kına yaksam zülüflerin aşkına
Derviş olsam peşi sıra varmaya
Varsam incinir varmasam incinir
Çirkini ömre cefa say gazeldir
Güzel ile sohbet etmek güzeldir
Tatlı dille güler yüze nazardır
Baksam incinir bakmasam incinir
Güzel menendin yoktur şu alemde
Yenem derim de yenemem göğnümde
Varımı yoğ eylesem senin yolunda
Koysam incinir koymasam incinir
Güzeller kokar imiş gülden âri
Dalına varır imiş beyden âri
Nazında aşık dürür ondan âri
Onsam incinir onmasam incinir
Güzelsiz ömür olmaz ömür olmaz
Güzele baha gökçedir pul olmaz
Kaç güzeli sardı isem yar olmaz
Sarsam incinir sarmasam incinir
Güzel sana yandım yakıldım
Bahçalarda güller ile okundum
Seni almaz isem Hakk’a darıldım
Alsam incinir almasam incinir
Didem yaşı akar oldu divane
Bir ataş düştü aşıktan cihane
Bir selam salsam gülşenle güzele
Salsam incinir salmasam incinir
Yaylanın gülü dağların karı var
Bir güzel gördüm çadırda nazı var
Türkü dizdim anda söyler sazı var
Dizsem incinir dizmesem incinir
Pazar kılsam güzel ile güzelce
Üste ister altun akçe kolunca
Sala eyler ömür sazı yetince
Yetsem incinir yetmesem incinir
Bir güzel sevsem de gerdanlı benli
Yağız atla kaçırsam allı güllü
Kopsa gardaşları mavzerli beyli
Çöğsem incinir çöğmesem incinir
Köz köz olmuş sinemdeki yareler
Aşık saymaz candan ari nazeder
Cana sayar bir şeftali yadeder
Saysam incinir saymasam incinir
Güzelsiz gün doğmaz hem batmaz imiş
Yar elinden ağu içen ölmezmiş
Güzele köle olsam varmazmış
Olsam incinir olmasam incinir
Kadrimi bilmeyen güzel olur mu
Muhanet eyleyen sırra erer mi
Yolsuzla arsıza güzel varır mı
Desem incinir demesem incinir
Söylerim sözüm kar etmez güzele
Türküler yaksam sazımla efkara
Gönüller söylermiş seni cihana
Desem incinir demesem incinir
Çotarım güzelleri çotak çotak
Bağlarım gönülden anası uzak
Beli ince dalı sallı bir kavak
Çıksam incinir çıkmasam incinir
Kerem et güzelim bağlarım katlı
Selam da söyledim yolladım atlı
Kimseler bilmesin kulluğum şartlı
Yansam incinir yanmasam incinir
Bağlar başı dağlar kaşı yolunan
Sala verir gurbet kuşu elinen
Ölen bilir güzel hali nurunan
Ölsem incinir ölmesem incinir
Kara kaş altında gözler sürmeli
Güzel seni kaçırsam da nameli
Canı cana katsam da gel öleli
Ölsem incinir ölmesem incinir
Gel hele şöyle bir sevip sarılak
Bir hasırla iki direk yetirek
Sen onbeşinde ben vurgun yektirek
Öpsem incinir öpmesem incinir
Darılmayın bana ağalar beyler
Güzel sevdim diye yolumdan eyler
Beni benden alan canımdan söyler
Candan incinir canandan incinir
Ahi kul ahmed güzel sever güzel
Güzelsiz ömürler bağlarda gazel
Sırrımı açmadım boynumdur helal
Açsam incinir açmasam incinir
yazmak, ahi kul ahmede nasib olmuştur…
Gönül ne gezersin sarp yaylalarda
Geliver ovaya el’e gidelim
Bir güzel bir yiğide yetmezmiş
Sunaları bolca il’e gidelim
Yad illerde ne güzeller var imiş
Bir yiğide onbeş güzel dar imiş
Sordurun kadıya bize kaç imiş
İmamları bolca il’e gidelim
Muhanetin köprüsünden geçilmez
Çirkinlerin testisinden içilmez
Güzellerin sadıkına doyulmaz
Avratları bolca il’e gidelim
Kalem kaşlar sürmeyle ne zalımdır
Güzel kızlar yiğit ile algındır
Benim yarim söğüt gibi salkımdır
Çemenleri bolca il’e gidelim
Gardaşım yoldaşım yanıma gelsin
Sabahım akşamım gönlümü alsın
Güzeller seçermiş boyumu görsün
Cerenleri bolca il’e gidelim
Güzel kızlar bellerinden bağlanır
Zülüfleri beliğinden örülür
Benim yarim dillerinden öpülür
Sohbetleri bolca il’e gidelim
Mani dizdim ben yarime usuldan
Dara düşmüş sülalesi malından
Üçe aldım beşe sattım karından
Harmanları bolca il’e gidelim
Güzelim güzelim bahtı güzelim
Candan geçtim yetmez imiş maralım
Vermez imiş on gardaşın vuralım
Mavzerleri bolca il’e gidelim
Güzelle yatmak bir ömür törpüsü
Soğutur koynundan canım yarısı
Akşam sabah bir istanbul türküsü
Sadakati bolca il’e gidelim
Benim yarim sallandıkça boylanır
Yalan bilmez manilerle datlanır
Huyu güzel sevildikçe allanır
Nazlıları bolca il’e gidelim
Ahi kul ahmed de güzel severmiş
Üç beş değil on güzeli kız öpmüş
Zaman gelmiş bir hatuna kul olmuş
Huzurları bolca il’e gidelim
hattat aşık ahi kul ahmede nasibdir
Fitilli lambaya benzer gözleri
Körpe sıpa ayaklı kibar izleri
Çokça sabır çekmiş imbal yagarı
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Kuyruğu pek uzun şaklar kimine
On senelik hırka semer sırtına
Yamuk durur sırtındaki kel ohra
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Dalar bahçalara haramı bilmez
Talan eder bostanı komşuyu tınmaz
Kaç sopa yemiştir kavaktan caymaz
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Özbağdan gelmiş anası ölesi
Ölçtürdüm baktım sekleme gelesi
Üç gündür yemedi yok diye sıpası
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Satam dedim çektim at pazarına
Çifte saldı tuttum it nazarına
Üç beş veren caydı huy sebebine
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Bağa diye salladım çift habeyi
Buzlu testi yükledim al hareli
Oğlan dahi girermiş bir denk payı
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Yolda rahvan yürür kim heç aksamaz
Önde karpuz kabuğu hiç kaçırmaz
Çare yok boynundan aşırır yagaz
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Emerkene görünmüyor sıpası
Yularını çektirmiyor inadı
Yem döktüm arpasız bilmez samanı
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Mülayim durur lakin kimse bilmez
Erkek eşşeğe hoş anırır geçmez
Eşşekler içinde eşşeksiz olmaz
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Bıktırdı inadından imbal yetmez
Sağrısına vurmadan bir adım atmaz
Kıçını yırtsan da rahvanı bozmaz
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Soyunda insan kanı mı var arsız
Hiç had hudut bilmez tepeler densiz
Kimin elinde kaldıysa şerefsiz
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
İstemem ağam salalım da gitsin
Takatim kalmadı çekemem ölsün
Hayvanlar içinde yok mudur algın
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Muhanete gitmez alan bir zaman
Yeter ki anlasın eşşekten galan
Eşşeklik bir kusur olsaydı Hakk’tan
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Noksanı çifte ipekli palandır
Tırnağın kesmeli nalbant burhandır
Yazsam ki eşşeklik üç beş kaymedir
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Caydın mı ahmed eyi olur eşşek
Anırmıyor görmezse erkek eşşek
Kim sözden caya eşşek oğlu eşşek
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Yelesi yok yularını çektirmez
Kendi gider imbal sopa dinlemez
Nizam-ül mülk der eşşeklik bilinmez
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Kaçıncı testi kırdığı saymadım
Maniyle sövdüm feleğe ohşattım
Zalim kulları eşşekliğe yazdım
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Çok gezmiş yol yordam bilir şaşırmaz
Evden bağa rahvan yürür seğirtmez
Hakk’tan geçip kuldan şeref aranmaz
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Üç yiğit getirin tutsun yularını
Kim yaban binermiş bilsin haddini
İslam’ı hapseden eşşek densizi
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Yazılmamış katim kalmış sayımda
Çöküp kalmış kızıleniş başında
Eşşek çekmez müsteşarın işinde
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Ey eşşek senin kusurun Hakk’tandır
Gel gör ki eşşeklik zalim kuldandır
Nice insan var ki eşşek âlâdır
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Ey eşşek seklemi vurdum sağrına
Çektin ıhlamaz sabrı endamıyla
Eşşek olanlar bilmez ki kadriyle
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Zulmetmedi üç beş haram ot belki
Hiç isyan etmedi de çöktü kaldı
Lakin insan zulmle isyan dercetti
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
O benim rahvanımdır koyver gider
Onca yüke ih demez sabır çeker
İnsan yükü görür de eşşek arar
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Ey oğul eşşek ol eşşeklik yapma
Bir eşşek sabrı duy kulluktan kaçma
Kaç eşşek saldırsa arkadan varma
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Zulmü yaz eşşekoğlu eşşek diye
Bildir eşşekliğini haksız diye
Susma dilsiz şeytan sayarım sene
Heç kusur bulamadım bu eşşekte
*
Ol kusur eşşektedir kim eşşektir
Al yazma çarlandır gene eşşektir
Semanı bilmez mi samandan bilir
Heç kusur bulamadım şu eşşoğlu eşşeklerde
*
Eşşek garib kuldur darı mihnette
Eşşeklik huydur cihanı kudrette
Var eşşeklerin Rabbi sadarette
Heç kusur bulamadım eşşoğlu beş kulaklarda
*
Lakin bu devir geçer zaman döner
Eşşekler eşşeklikten olur bizar
Ataş yarandır kaç eşşeğe, “susar”
Heç kusur bulamadım şu eşşeğlu susanlarda
*
ahi kul ahmede nasib
*
Not: Bu şiir bize Ağulu aşın duasından bir şey anlamazlar, eşşek şiiri yaz diyen bir okuyucu ile, felek kasidesini okuyup “bana bir eşşek şiiri yaz” diyen başka bir okuyucu, ve bize Ahiler kitabı yazdırıp parasını ödemeyen, gerçekte ise
- Şer’i Ahiliği laikleştirmek isteyenlere Tanrı kelimesi sokuşturanlara karşı bu şiir yazıldı. Ortada görünmeyen bir İslam mücadelesi var, fakat insanlara anlatamıyorum. Umarım siz anlarsınız müslim dostlar.
- seman: kar, kazanç, gelir , para demektir.
-haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Hadisi şeriftir ki çok önemlidir.
-rahvan hızlı ve sabit, aynı kararda yürüyüş demektir.
-eşşeğe arkadan varmamak: onun puştluğunu bildiğin yönden yaklaşma, kendini emniyete al demektir. mümin aynı delikten bir defa ısırılır, bir hadistir.
-katim kalmak: sayım dışı kalmak.
-yagaz: inat, aksi
-Nizam-ül mülk: büyük selçukluların önemli veziri. türkmenleri anadoluya yönlendirdi ve “siyasetname adlı eseri yazdı. devlet adamlarına öğütleri içeriyor.
-habe: eşşeğin üzerine atılan iki taraflı torba
-hare:al kırmızı kumaş
-imbal: eşeğin hızlı gitmesi için boynunun dibine bayırılan sivri demir
-seklem:büyük buğday çuvalı 60-80 kilo arası.