On yaşımda Mevlana verdi selam
Hak Mustafa emanetin armağan
Aşk ile zikre vardım halim tamam
Nefis yılıp “la mekanı” gördüm ben
*
On ikide rahmet deryası taştı
Allah dedim şeytan batıya kaçtı
Hevayı heves benliğimden göçtü
Nefsi kırıp ol makama erdim ben
*
On üçünde arzu halim ey nefsim
Yüz bin bela kıldım ey atım
Kibri yıkıp el ayağın yıkadım
Arzu kılıp ol divana durdum ben
*
On dördünde yüz huri gılman geldi
Başın eğip gözün süzüp naz etti
Firdevs de selamün aleyküm dedi
Cemal görüp ol bedene girdim ben
*
Onbeşde kırklar ile şarap içtim
Zikir çekip huzur durup göğsüm deştim
Nasip oldu cennette huri öptüm
Nebi deyip ol Mahmud’a koştum ben
*
On altıda yetmiş makam çıktım ben
Zikir ile içim dışım paklar hem
Nere varsam Mustafa’nın nuru hem
Nura girip ol Rasule yandım ben
*
On yedide hamdeyledi Rabb’ine
Hizmet deyu tarikatın yoluna
Kurtlar kuşlar selam durdu kuluna
Hakka varıp ol yakine kandım ben
*
On sekizde hikmetten ağlamaya
Er kişiden hak nasihat olmaya
Ayet hadis kuran nedir bilmeye
Oku deyip arş üstünde gördüm ben
*
Kul ahmed yaş erişti on dokuza
Ne edersin günah çekmez kantara
Kıyamette gazap, bu günahkâra
Tövbe edip ol Rabbime döndüm ben
*
Rivayeti gördüm Hakk’la söyleştim
Yüz bin melekle cennette yüzleştim
Sebep kıldı Hakk söyleyip ulaştım
Miraç edip ol Rahmana döndüm ben
*
Sünneti farzdan sıktım ümmet oldum
Her namazda ilham gele nur doldum
Hakka tapan kullara mahrem oldum
Sukut edip “la kelamı” ettim ben
*
Her seher seslenir kalp kulağıma,
Hakkı duya, zikr ile nalan ola
Aşk, özümden bir nurdur Haktan yana
Çıra olup aşk od’una yandım ben
*
Nefsim yoldan çıkardı kıldı hakir
Çırpınıp tozutan deliler şükür
Zikir ettirmeden şeytan nefse dosttur
Dua edip ol belayı savdım ben
*
Akıl diye garip gönlü çevire
Mustafa olup iller geze yetime
Nefsi çekti kullar taptı dünyaya
Miheng olup ol kulları tarttım ben
*
Aşık kapısını Mevlam açtı bak
Toprak deyu gönlü serdi indi bak
Yağmur çekip çaktı şimşek yaktı bak
Sema olup ol duaya çıktım ben
*
Kalbim katı, gönlüm kurak, huy zalim
Okur alim, tutmaz zalim, yaz hakim
Canım gitsin malım yitsin ver baçım
Derviş olup ol cezaya düştüm ben
*
Kırkta gönül şarabını içmeden
Çoluk çocuk evden barktan geçmeden
İsyanımı münker nekir yazmadan
Tövbe edip ol sevaba erdim ben
*
Elli beşe ulaştı ömrün zelil
Hak emrini tutmadın kendin cahil
Oruç, namaz, ezan, duymaz ey gafil
Zikir çekip ol gafleti yıktım ben
*
Kul ahmed gaflet ile ömrün geçti
Eyvah ki gözden dizden kuvvet gitti
Gel gör ki pişmanlığın vakt erişti
Yusuf olup ol Kenan’a göçtüm ben
*
Not: Bu şiir yazarın hayatının tümüyle bütününü ifade etmenektedir. Onun da buraya yazmaması gereken bir FETRET DEVRİ elbette vardır. Yazar da bir insandır.. Bazı uç ifadeler MECAZİDİR.. lütfen buna göre okuyunuz..
*
CENNET: namazı 5, 5 aşkla kılıp, çorba kaşığını karşı tarafa düşünmeden uzatanlara daha yakındır…
kardeş site : insanveislam.com
*
ahi kul ahmede nasib
Ey gönül işlersin günah yoktur pişmanın
Hem sufi görünür postta yoktur çerağın
Ey gönül geçirdin ömrü giryan olmadın
Hem sufi görünür postta yoktur çerağın
*
Ey gönül daima işin gaflet iledir
Hem tesbih elinde hem dil gıybet iledir
Ey gönül selle-i çilpeç nefs ket iledir
Hem sufi görünür dostta yoktur metaın
*
Ey gönül isyanın aşar saflık serabın
Hem takva eyleyip abid kılsan namazın
Ey gönül mahşerde düşme yalan ağıtın
Hem sufi görünür dosta yoktur nazarın
*
Ey gönül geceler kalkıp kan-ı revanın
Hem cefa çekerek belin sağlam bağlasın
Ey gönül severek söyle lafz-ı Celalin
Hem sufi görünür dosta yoktur nihanın
*
Ey gönül işlersin kibir riya kazancın
Hem ah-vah edersin dilde mağrur nidaın
Ey gönül verirken can-ı nur mu imanın
Hem sufi görünür dosta yoktur amelin
*
Ey gönül neylersin evde sufi işin yok
Hem sufi neylesin halka vere aşı yok
Ey gönül ağlarsın damla dahi yaşın yok
Hem sufi görünür dosta yoktur ağıtın
*
Ey gönül sufilik eyler kapı umudun
Hem bir şey gelir mi deyu kişi gözlersin
Ey gönül Allah’ın lanet çarhı takarsın
Hem sufi görünür dosta yoktur emanın
*
Ey gönül sufiyim dersin hani figanın
Hem aşk-ı surh’un gözün yaşın suların
Ey gönül mürşid-i kamil hani yolların
Hem sufi görünür dosta yoktur tebaın
*
Ey gönül yürürsün gamsız tesbih elinde
Hem mağrur oluptur dünya dini ahirde
Ey gönül korkasın Hak’tan şimdi huzurda
Hem sufi görünür dosta yoktur sevabın
*
Ey gönül dünyaya postu serdin nihayet
Hem dahi zahirin dünya batın sadaret
Ey gönül habersiz ezel geldi nihayet
Hem sufi görünür dosta yoktur cevabın
*
Ey gönül tesbihle halkı boyan sufisin
Hem dahi nefsine mağlub olmuş birisin
Ey gönül kulluğun Hak mı yazın küfisin
Hem sufi görünür dosta yoktur yazanın
*
Ey gönül yalnızca Allah tavrın ubudet
Hem dahi zübde-i alem içre şuhudat
Ey gönül günahlar hata mahcub melamet
Hem sufi görünür dosta yoktur tevbesin
*
Ey gönül muhabbet sür de ol’ver divane
Hem dahi geçesin mal-mülk ev-bark divane
Ey gönül kim Allah derse ol’ver pervane
Hem sufi görünür dosta yoktur sabırın
*
Ey gönül bizar ol şeyden aşka davacı
Hem uyku terkeyle gece aşka duacı
Ey gönül dertsizler yanmaz aşka metacı
Hem sufi görünür dosta yoktur sefaın
*
Ey ahmed sufilik kolay değil neylersin
Hakk Rasül sufidir dünya malı neylersin
Ey dünya sevenler insan değil neylersin
Ey ahi ahmedim dosta yoktur nizaın
*
ahi kul ahmed
Yok benim amelim taatim
Niderem neylerem kıyamet
Kopunca kızılca kıyamet
Niderem neylerem kıyamet
*
Hak bana sual eyler diye
Aklım başımdan uçar diye
Hicap düştüm yaklaş kul diye
Niderem neylerem kıyamet
*
Helale ikram ede kerim
Harama azab ede azim
İsyanıma kara yüzüm
Niderem neylerem kıyamet
*
Yüz bin zebani çevire
Ol cümleyi haşra yatıra
Günahkara heybetin sala
Niderem neylerem kıyamet
*
Aşıklar maksudun hamd ile
Arifler ayrılır dost diye
Muhammed ağlar ümmetine
Niderem neylerem kıyamet
*
Sıratı incedir deyular
Her peceden gül vereler
Merak edip düşer suçlular
Niderem neylerem kıyamet
*
Ahmed kulun sıdkı kavidir
Attığını attı giydi “bir”
Cübbesi ihrama dönmüştür
Giderem geçerem selamet
*
ahi kul ahmed