Men aşığam giyem libas
Söküğüm heç dikilmez mi?
Men kaşıyam güzel elmas
Sevdiğim heç sarılmaz mı?
*
Yaş ellibeş gözler çıra
Sevilmez mi beller ince
Bu kaçınca yar olsa da
Gördüğüm heç öpülmez mi?
*
Bülbül gül dalında gerek
Derviş elin asa gerek
Tur dağında Musa gerek
Vardığın heç konuşmaz mı?
*
Güzel sever isen benli
Sözü tatlı şeker dilli
Gözler süze yalnız beni
Şu güzel heç çekilmez mi?
*
Sözün kaba gönlüm ince
Örter külü kusuruma
Alem şaşar kul ahmede
Şu gazel heç yazılmaz mı?
*
Libasıma aşk iğnesi
Dikemedim gel uğrusu
Gönüldür Hakk’ın yapısı
Bu dikiş heç sökülmez mi?
*
Bahçem bağ idi baharda
Gonca güllerim seherde
Bülbülüm kırk türküm güle
Şu beste heç yapılmaz mı?
*
Zaman döndü gitti bahar
Kışa vardı nev-i bahar
Gül kurudu bülbül susar
Şu kışa heç kızılmaz mı?
*
Bahar biterde yaz olur
Yaz gider donar kış gelir
Ardı sıra nöbet alır
Şu düzen heç bozulmaz mı?
*
Ömürde bahar bir yaz bir
Kırk bahar olsaydı aşk bir
Seven sevilen söyleşir
Şu arzu heç şevk bulmaz mı?
*
Görmeden sevilir güzel
Aşk bağına düşen gazel
İbrişim sardığım güzel
Şu pulat heç bükülmez mi?
*
Kul ahmedin gözü yaşlı
Kaç yaşadı yazlı kışlı
Toprak sandı bağrı taşlı
Şu adem heç ölümsüz mü?
*
ahi kul ahmede nasib
Kılıçözü zem zem misin?
Dağlarım da üç gül müsün?
Koka duran yar sen misin?
Kırşehir güzelin kimdir?
*
Karanfili gurut damda
Yarimi de getir hana
Hatırımı saydır beşe
Kırşehir dostların ondur
*
Koyun kuzu otlar yazı
Yüksek yerden atlar bazı
Aklım kalır yarim nazlı
Kırşehir sevenin hasdır
*
Duvarlarda gara çalı
Gararıp da durma emi
Karabacak çaltı dibi
Kırşehir bağların yazdır
*
Bağa vardım koruk imiş
Haftı taştan oyuk imiş
Parmak üzüm hası imiş
Kırşehir bağların hoştur
*
Karşı karşı karşı gelir
Hayır desen karşı durur
Ayak sürür nazlı olur
Kırşehir ademin şaştır
*
Pınar başı tatlı sudur
Tatlı suyun başı çoktur
Güzel varsa suya koştur
Kırşehir güzelin güçtür
*
Duvar örek sıra sıra
Selamlığa sıra gele
İki direk bir sedire
Kırşehir selamın yerdir
*
Asbap yurlar daş üstünde
Kaşı güzel göz üstünde
Yari güzel naz çekip de
Kırşehir güzelin zordur
*
Garşı bağda üzüm çok mu?
Gelin kırma sözüm pek mi?
Yanak alma lebin baç mı?
Kırşehir gelinin çoktur
*
Bahçe beller Duran gardaş
Elli versen altmış pek hoş
Sütlü komaz siler tek baş
Kırşehir hırsızın kaçtır?
*
Bahçe büyük gezsem bitmez
Kalem çalsam okur yazmaz
Yemin etsem kimse tınmaz
Kırşehir cahilin hiçtir
*
Kale büyük höyük gibi
Ahi Evran cenk de etti
Cacabey’den kılıç yedi
Kırşehir beylerin zordur
*
Galem çekmiş gaştan öte
Kader yazmış onbeş gence
Baha düzmüş sarı lira
Kırşehir güzelin pektir
*
Güzel dülbent çekmiş zülfe
Ezel bahar nazmış güle
Böyle sevda yokmuş diye
Kırşehir aşıkın yüzdür
*
Elma elma, elma alma
Güzel çekme kara sürme
Onbeş kuşa çifte salma
Kırşehir kuşların çoktur
*
Irmak suyun akmaz oldu
Güzel asbap yumaz oldu
Güller gari kokmaz oldu
Kırşehir güllerin hardır
*
Guzu aldım yirmibeşe
Gıvrım gıvrım boynuz vura
Güzel sana kurban ola
Kırşehir nazenin çoktur
*
Yükler göçü deve boyu
Palan vurmuş eşşek deyu
Güzel çeker kervan beli
Kırşehir kervanın yürür
*
*
ahi kul ahmed
Ahiyim de deli gönül ahiyim
Konar göçer bir gözleri sürmeli
Ahıyım da deli gönül ahıyım
Konar göçer bir gözleri sürmeli
*
Yanayım da deli gönül yanayım
Gözler çekik beller ince sarayım
Yollar uzak gönül nice sorayım
Oynar geçer bir gözleri sürmeli
*
Öleyim de deli gönül öleyim
Senin için yağlı kurşun yiyeyim
Kırkı leşker seksen şaki vurayım
Yakar geçer bir gözleri sürmeli
*
Sarayım da deli gönül sarayım
Dağlar karlı yollar uzun nideyim
Gönül bağlı kalpler yanık yazayım
Okur geçer bir gözleri sürmeli
*
Seveyim de deli gönül seveyim
Gülüm ağlar geçit ver de geçeyim
Yardan haber geldi sal da varayım
Gözler geçer bir gözleri sürmeli
*
Alayım da deli gönül alayım
Gelin açma gadaların alayım
Lebler salmış kurbanların olayım
Yıkar geçer bir gözleri sürmeli
*
Öveyim de deli gönül öveyim
Güzel seni saraylarda göreyim
Gönül kasrı padişahın olayım
Neyler geçer bir gözleri sürmeli
*
Öpeyim de deli gönül öpeyim
Bahar geldi alyanaktan alayım
Nazlı olma kırk avrattan geçeyim
Güler geçer bir gözleri sürmeli
*
Güleyim de deli gönül güleyim
Vakit geçmiş kocamaktan öteyim
Doksan olsa dördü birden alayım
Naçar geçer bir gözleri sürmeli
*
Yanayım da deli gönül yanayım
Ahi ahmed kul’un olsun öleyim
Güzel sarmaz isem bahtı karayım
Yağlar geçer bir gözleri sürmeli
ahi kul ahmed
Not: Bu şiir 17 yy yaşamış Karacaoğlan’ın gözleri sürmeli adlı şiirinden esinlenerek yazılmıştır. “Bir gözleri sürmeli” tanımlaması onundur. Bunun dışındakiler Ahi kul ahmede verilenler ve kendi çabasıdır.
Temmuz 2011’de Etlikte nişanı yapılırken bizim Bodrum Yalıkavak’da olmamız nedeniyle telefon mesajına kaydederek gönderdiğimiz Özlem kızımıza nişan hediyesidir. özlem genç yaşta böbrek yetmezliği nedeniyle dialize başlamış, 5 yıl sonra 12 yaşında trafik kazasında ölen bir çocuğun böbreği takılmış, bir sene sonra KPSS den 89 puanle öğretmen olmuş, ve bir oğlan da ona aşık olunca nişanları olmuştur. (Allah’ın sıralamasına dikkat)şimdi evlendi. onun kalbinin güzelliğini bir ben bilirim. sevgili özlem sana çok sevdiğin Allah’tan mutluluklar diliyorum..
**
Özlemin nişanı hoş muydu
Oğlan kıza denk miydi
Şekersiz çay şıkırdıyor
Fincancı katırın dengi şeker miydi
**
El alma el alma
Yarim el alma
Gözleri sürmeli
Gel de kul olma
**
Yarim uzun boylu
Özlem’im huyu soylu
Sürme eller kınasın
Kınamı Nilgün yaktı
**
Tellidir duvağım telli
Zülfümün kınası geldi
Yakmayan evde kalsın
Nişanım sizle oldu
**
Kul ahmedin selamı
Rahmet olsun kelamı
Hayırlı olsun Özlem’im
Sırada düğün duası
**
Ahmet amcan özledi
Nişanını düşledi
Yazdı dizdi bir şeyler
Gönlü güller suladı
**
Güller diktim yetti mi
Özlem gonca derdi mi
Oğlan biraz saf gibi
Evin yolunu buldu mu
**
Yetmez mi gülüm gülüm
Düğün derneğe bülbülüm
İmam ol deseler de
Zurnaya delik olim
**
Davulum deldirmece
Maniyi bildirmece
Kınamayın a dostlar
Evlilik kandırmaca
**
Şu bodrumun havası
Yalıkavak cenahı
Halil Efe burdadır
Aspattan bitez yalısı
**
Yazarım gül lakin geç oldu
Hak güzelleri narin kıldı
Gül güzellerin şavkın ölçtü
Güzellere gül güzeldir gül
ahi kul ahmed amcası
Bir güzele gönül verdim
Yaz bahara ayva ister
Bir huyuna kail oldum
Her seherde dua ister
***
Ben ömrümü yele verdim
Şu gönlümü yare yaktım
Güz baharda derde düştüm
Bir bakarda sada ister
***
Ben yanarım yane yane
Hem dönerim soldan sağa
Kah ağlarım dünü güne
Bir güzelce safa ister
***
Bu günlerim bahar yazı
Gün gelecek yazı kışı
Kim çalacak ömür sazı
Bu ömüre sala ister
***
Ben mihnete kail olmam
El sözünde vefa bulmam
Ol güzele nadim olmam
Bir başına nida ister
***
Şu sazım da düzen tutmaz
Al yazmada teel olmaz
Bir bakarım kail olmaz
Şu şaşkına bela ister
***
Kır çiçekli ala dağlar
Şu güzeli sara rüzgar
Gün yüzüne çıka lebler
Bu aşığa baha ister
***
Naz eylersin bağlar senin
Gül deresin gülşen senin
Gel kokasın güller neyin
Al yazmaya tela ister
***
Ah ömrümde bilmem safa
Ah gönlümde dinmez cefa
Ah desemde bitmez heva
Ah ölmeye sara ister
***
Var selamın almaz döner
Kul vardığım bilmez kaçar
Gül veririm sevmez naçar
Sen ellere kala ister
***
Bir darlanır döker saçar
Bir söyleşir diller içer
Bir sanırsın gökte uçar
Arş alaya çıka ister
***
Ey rahmanım kimdir kulun
Kul dediğin bildir halin
Şu yokluğum senin varın
Kul demeye baha ister
***
Er olmazsa zikir düşmez
Er seherde uyku tutmaz
Er odur ki şer’i sapmaz
Bir erene vera ister
***
Her kuluna davet kıldın
Ol rasule Kuran verdin
Kim çağrıma uydu dedin
Bir Allah’a feda ister
***
Ben dökerim günah kiri
Ar tövbemin göze kaşı
Kim sevilir ülfet kişi
Kul Kerimde sevi ister
***
Hem severim eller gülü
Hem küserim diller suçu
Bir olurum ümmet kaşı
Ol rasule sala ister
***
Kaç güzele türkü dizdim
Kim gönlüme gire öldüm
En sonunda bire düştüm
Ol hakime bela ister
***
Kul ahisin ahmed paşa
Bir sürmesin göze kaşa
El horlasın dert mi bana
Ol belaya düşe ister
ahi kul ahmed