Benden selam eylen yarin iline
Nazlanıp da öte öte durmasın
Bahar döner yazı geçer halına
Sızlanıp da ağu içip ölmesin
Yar seninle böyle miydi bazarım
Gömlek düştü akıl yitti hazanım
Yaktı beni kaşı keman yaranım
Közleyip de aşkı yerip durmasın
Altına al geyer üstüne kemha
Gel güzelim beni koynunda sakla
Kız mıdır dul mudur perçemi aça
Eyleşip de yaban ilen kalmasın
Kara kaş altında neler çevirir
Ak ellere al kınalar yaktırır
Ben bir turna olsam selam yazdırır
Okutup da alem ilen salmasın
Ala göze siyah sürme nazından
Yiğit olan yiğit ölür yasından
Sen şöyle bir döşen aşkın telinden
Tutturup da ağıt ilen sarmasın
Al yanaklar alma gibi kırmızı
İnci mercan dişler ile gülüşü
Ben söylerim Hakk’a giden Rasulü
Belleyip de kafir ilen yormasın
Yanarım yanarım yare yanarım
Bilmedi kadrimi niyet ararım
Kimseler içmez tasımdan ağlarım
Gıybeti de eller ilen yapmasın
Yar taramış zülfünü belden âri
Ak göğüsler fırlar düğmeden âri
Güzel sevme derler cahilden âri
Bakışıp da ökçe ilen gitmesin
Yar kalemi almış yazar hünkara
Sevdiğin sınarmış yerer cihana
Yiğit olan yiğit sabrı meydana
Sözleşip de karar ilen yıkmasın
Sevdim sevdim alamadım yanaktan
Baha kıldı beş bin kayma başlıktan
Canım koydum üç gül ile taraktan
Tartılıp da pullar ilen gitmesin
Güzel ayrılır mı sevdana düşen
Dört kitapta gördüm ölmeden ölen
Neye saydın canım sundum bilmeyen
Pazarı da beyler ilen yapmasın
Yarden ölçtüm yollar ırak pekuzar
Haber saldım gelen giden ahuzar
Sen bir sala eyle dağlardır ular
Salınıp da yollar ilen tozmasın
Kul ahmed der bu sevdaya doyamam
Memeleri alma alma ememem
Ağu içtim yar elinden ölemem
Unutup da eller ilen saymasın
Aşık ahi kul ahmede yazmak nasib olmuştur..
Yüce dağ başında yiğitler gezer
Gölleri serindir ördekler yüzer
Yaylanın güzeli çadırda süzer
Dilleri tadlıdır balaban arar
Seherlerde açılan üçgül müsün
Başına takıştırmış sultan mısın
Cenneti âlânın balından mısın
Boyları selvidir dengini arar
Burcu burcu kokan yeller sararmış
Bülbülü güle verdim aşk bazarmış
Halimi Bey’e sundum söz ağarmış
Bey’leri yamandır ferhatı arar
Karadır kaşlar sürmeyi neyler
Bahadır canlar cananı bekler
Ben bu yar ile de öldüğüm demler
Ölmeyi dileyen leylayı arar
Poşuyu yüzüne çekmiş yürümüş
Salınır da yiğitleri sürürmüş
Ak göğüsler düğmeleri koparmış
Memeler domurdur sıkanı arar
Kara gözlüm bağlarını çözmeden
İnci mercan dişler ile gülmeden
Bahar diye kışa yorgan atmadan
Yaylası yüksektir çeviği arar
Ha bin yaşadım ha bir gün hepsi bir
Kaç güzel sevdi isem ömürden yir
Al birin çal ötekine yarımdır
Güzeller ömrünü vereni arar
Ben yarimi saramadım belinden
İncinirmiş soyamadım teninden
Güzelleri yatırmalı solundan
Yiğitler koluna yatanı arar
Bahçalarda pazı olur yeşilden
Deremedim güllerini dikenden
Ben yarimi seçemedim güzelden
Güzeller cefayı çekeni arar
Ne yaşadın yaran ile ömürden
Acı tatlı yediğinden elinden
Cefa çeker bir zalımın nazından
Zalimler aşkına kulları arar
Bahar bitti yazı bitti kış gele
Akıbeti hayra varmaz bak hele
Nice güzel sevdim ardı mezere
Azrail vaktine ereni arar
Ahi kul ahmedim yoktur zararım
Kaç güzele yandım ise bizarım
Hakk yoluna varsın cümle bazarım
Aşıklar dönerde Allah’ı arar
aşık ahi kul ahmede nasibdir